sponsorlu reklam Admatic -sponsor

TYT TÜRKÇE KELİMEDE, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ PDF İNDİR, ONLİNE ÇÖZ

TYT TÜRKÇE KELİMEDE, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ İNDİR, ONLİNE ÇÖZ


TYT TÜRKÇE KELİMEDE ANLAM TESTİ İNDİR, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ ONLİNE ÇÖZTYT TÜRKÇE TESTLERİ, TESTLER, TYT TÜRKÇE KELİMEDE ANLAM TESTİ,




derskonum.com'un değerli akademisyen-öğretmen-öğrenci-edebiyat sever takipçileri.

Derskonum.com ailesi  olarak her dönem olduğu gibi yeni dönemde de sizler için kitap cevapları, konu anlatımı, pdf ders notları ile her zaman yanınızdayız..



Bu sayfamızda siz değerli takipçilerimiz için TYT TÜRKÇE KELİMEDE, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ İNDİR, ONLİNE ÇÖZ üzerine bir paylaşım yapacağız. 


Siz de eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize ulaşabilirsiniz.

İyi çalışmalar..

doğru konum= derskonum

destek olmak için lütfen paylaşınız


Hazırlayan: derskonum.com


TYT TÜRKÇE KELİMEDE, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ İNDİR, ONLİNE ÇÖZ

TEST-1

1.Dilimizde yürek sözcüğü pek çok deyimde kullanılmaktadır. Örneğin birdenbire çok korkmayı yüreği ağzına gelmek (I), içinde dayanılmaz bir acı duymayı da yüreği dayanmamak (II) deyimiyle karşılaşırız. Birinin duyduğu üzüntü, kaygı, sıkıntıyla ilgili yeni ve ferahlatıcı bir durum ya da haber dolayısıyla sıkıntısının hafiflemesini yüreğinin yağı erimek (III) deyimiyle anlatırız. Yüreği yufka (IV) deyimini, acıklı durumlara hiç dayanamayan; yüreği yaralı (V) deyimini, acısı geçmemiş, büyük bir üzüntüsü bulunan kişileri nitelemede kullanırız.
Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi yanlış açıklanmıştır?
A) I.     B) II.      C) III.       D) IV.       E) V.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?
A) İşleri yetiştirmek için bizi durup dinlendirmeden çalıştırıyor, adeta bize nefes aldırmıyor.
B) Günler süren öksürüğü hafife alınca hastalığı daha da ilerledi.
C) Bu yaşta bu işi yapmayı gözüm kesmiyor, kendime güvenemiyorum.
D) Bizim onunla ilgili konuştuklarımızı gidip kendisine söylüyor, aramızda laf taşıyormuş.
E) Üniversitede okurken hasret çekiyor, ailemi çok özlüyordum.

3. I. Bir çöplükte iki horoz ötmez.
    II. Yalnız taştan duvar olmaz.
    III. Deniz kenarında dalga eksik olmaz.
    IV. Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
    V. İki karpuz bir koltuğa sığmaz.
Yukarıdaki atasözlerinin hangileri anlamca birbirine yakındır?
A) I. ve IV.
B) II. ve III.
C) II. ve IV.
D) III. ve IV.
E) IV. ve V.


4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad aktarması (mecaz-ı mürsel) vardır?
A) Evimizin arkasında birkaç erik ağacı vardı.
B) Kardeşim, gazetelerin önce spor sayfalarını okur.
C) Otobüse genellikle bu duraktan binerim.
D) Garson, yan masanın siparişlerini hemen getirdi.
E) Koridorda dümdüz ilerleyip sağdaki ilk kapıdan içeri gireceksiniz.

5. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur?
A) Yüksek dağın başı dumanlı olur.
B) Ucuz alan, pahalı alır.
C) İki testi tokuşunca biri elbet kırılır.
D) Bal olan yerde sinek de olur.
E) Gölgeyi hoş gören tekneyi boş görür.

6. İnsanın toplum içinde tek başına varlık göstermesi kolay değildir. Böyle bir işe kalkışmak, uzun uğraşlar ve uzun zaman gerektirebilir. Ama insan, akrabalarından, yakınlarından, arkadaşlarından kısaca çevresinden yararlanarak kendisini daha kolay ispatlayabilir; büyük ve önemli işler yapabilir.
Bu parça, aşağıdaki atasözlerinden hangisiyle özetlenebilir?
A) Ağaç yaş iken eğilir.
B) Ağaç ağaç içinde büyür.
C) Ağaç yaprağıyla gürler.
D) Ağaç ne kadar uzasa göğe ermez.
E) Ağaç düşse de yakınına yaslanır.

7. Somut anlamlı bir sözcük, anlam genişlemesi yoluyla soyut anlam kazanabilir.
Böyle bir anlam değişmesini örneklendiren sözcük aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Yazılarında duygularını çok güzel ifade edebiliyor.
B) Hayatın zorlukları karşısında hiçbir zaman yılmamalısınız.
C) Elinizdeki kitapçıkta makineyi nasıl kullanacağınız yazılıdır.
D) Küçük çocuktaki kafa hiçbirimizde yok.
E) Perdeler için pencerenin ölçüsünü almalıyız.


8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde geçen ikilemeyi oluşturan sözcüklerin her ikisinin de kendi başına anlamları yoktur?
A) Şu dağ yolunu sağ salim aşsak yeter.
B) Onun kadar deli dolu birini görmemiştim.
C) Kalabalıktan biri utana sıkıla öne doğru geldi.
D) Aralarının bu kadar sıkı fıkı olmasından memnun değilim.
E) Tepeden bakıldığında, eciş bücüş evlerden başka bir şey görünmüyordu.

9. Sanatçının amacının ne olduğuyla ilgili kör döğüşüne dönen tartışmaları bırakalım artık.
Bu cümledeki altı çizili söz aşağıdakilerden hangisini belirtmek için söylenmiştir?
A) Tartışmaların oldukça niteliksiz olduğu
B) Tartışmanın sonuç alınamaz, birbirinden habersiz bir duruma geldiğini
C) Tartışmayla doğru bir sonuca varmanın mümkün olmadığını
D) Bilgisiz insanların tartışmalarının sanat açısından pek faydalı olmayacağını
E) Sanatın tartışmaya gelmeyen göreceli bir niteliğinin olduğu

10. Aşağıdaki altı çizili söz öbeklerinden hangisi “girişilen işin tehlikeli olduğunu, gelmenin zor olduğunu” anlatmak anlatmak için kullanılmıştır?
A) Anlatılan olayın aslı astarı olmadığını anlayınca oraya gitmekten vazgeçtim.
B) Bundan ötesinin çıkmaz sokak olduğunu sana çok önceden söylemiştim.
C) Böyle giderse bu işin astarı yüzünden pahalı olacak.
D) Adam kendi başının derdine düşmüş, bize aldırdığı bile yok.
E) Karşısındaki sinirli kalabalığı görünce baktı ki pabuç pahalı, konuşmaktan vazgeçti.

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?
A) Geceyi gündüze katarak çalıştık, sonunda okulu eğitime hazır hale getirdik.
B) Metin, etrafındakilerin kendisine takılmasına kulak asmadan işini yapmayı sürdürdü.
C) Babam emekli olduktan sonra her şeyden elini eteğini çekti, çiftliğe yerleşti.
D) Onun biraz kulağının bükülmesi, dikkatli olması için uyarılması gerekiyor.
E) Ben gelene kadar şu eşyalara göz kulak oluver.


12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “el” sözcüğü deyim içinde kullanılmamıştır?
A) O elbette devrinin, eli kalem tutan aydınlarından biridir.
B) Elim dar olmasaydı onu almayı düşünürdüm aslında.
C) Şimdi uslu olduğuna bakma, o eskiden ele avuca sığmazdı.
D) O kadar yemeği nasıl yapmış, ne eli çabuk biriymiş meğer.
E) Çocukları elinden tutup yolun karşısına geçirdi.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “dinleyerek bilgi sahibi olmak” anlamında bir deyim kullanılmıştır?
A) Söylediklerime kulak vermezse elbette olacağı buydu.
B) Bu nasihatım kulağına küpe olsun, bir daha kendi bildiğini okuma.
C) Her konuşulana kulak kabartacağına benim dediklerimi dinle.
D) Sen kimseye kulak asma, en iyisi kendi düşündüğündür.
E) Bu dediğim kulaktan kapma şeyler, kaynağı hakkında bilgim yok.

14. Eline aldığı sert bir cismi cama fırlattı.
Bu cümledeki altı çizili sözcüğün anlamca karşıtı aşağıdakilerden hangisinde kullanılmıştır?
A) Annesi yumuşak sözlerle çocuğunu ikna etmeye çalışıyordu.
B) Yumuşak huylu biri olması, etrafında sevilip sayılmasını sağlamıştı.
C) Yazılarında kullandığı yumuşak üslupla okurunun zihninde yer etmişti.
D) Çocuğun oynadığı odadaki tüm oyuncaklar yumuşak maddelerden yapılmıştı.
E) Onun mutlaka iklimi yumuşak bir bölgede kalması gerekiyordu.

15. “Odaya adımını yavaşça attı.” cümlesindeki “yavaşça” sözcüğünün anlamca özdeşi aşağıdaki cümlelerden hangisinde kullanılmıştır?
A) Merdivenlerden aşağıya usul usul iniyordum.
B) Odanın dumanı çıksın diye hemen pencereyi açtı.
C) Duvarda yan yana iki lamba asılı idi.
D) Yüzlerinin kızarmasından, çok utandıkları belli oluyordu.
E) Bir şey yenip içilecekti ki ondan sonra yola devam edilebilsin.


16. Aşağıdakilerin hangisinde yansıma bir sözcük kullanılmıştır?
A) Çoban, koyunlarını önüne katmış, yanık yanık kaval çalıyordu.
B) Otlar, çiçekler süklüm püklüm olmuştu sıcaktan.
C) Koyunların kurumuş otlara basarken çıkardıkları sesler kulağa hoş geliyordu.
D) Sürünün başında giden köpek bir sağa bir sola gidip sürüyü bir arada tutuyordu.
E) Sinekler her yandan vızır vızır uçuşuyor, koyunlara rahat vermiyordu.

17. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad aktarması vardır?
A) Havalar çok soğuktu ama kalorifer hâlâ yanmıyordu.
B) Vücudumdaki üşümenin nedenini bir türlü anlayamadım.
C) Göz kapaklarımın yavaş yavaş kapandığını hatırlıyorum.
D) Çocukluğunun hatıraları içinde yaşıyordu zavallı ihtiyar.
E) Ağır ateşli hastaların rüyaları bitmek tükenmek bilmez.

18. I. Yıllardır özlemini çektiğimiz kültür etkinlikleri bu yıl nihayet yapılıyor.
      II. Etkinliklere ülkemizin önde gelen sanatçıları katılacak.
      III. Dinlemekle huzur duyduğumuz eski melodiler birer birer çalındı müzisyenlerce.
      IV. Konserin verileceği salona girdiğimizde salonun havası bizi hemen büyüledi.
      V. Galeride sergilenen resimlerin resim sanatımızın en iyi örnekleri olduğu söylendi.
Yukarıdaki cümlelerde geçen numaralanmış sözcüklerden hangi ikisi gerçek anlamıyla kullanılmıştır?
A) I. ve III.
B) II. ve IV.
C) III. ve V.
D) I. ve IV.
E) I. ve V.

19. Kimi zaman bir nesne ya da kişi herhangi bir yönden benzediği varlığın adıyla anılır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde buna uygun bir kullanım görülmektedir?
A) Bu okulda ne kadar tilki varsa hepsi bu sınıfta toplanmış.
B) Yolunu bekleyen gözleri daha fazla bekletme.
C) Sonunda ortalıktan el ayak çekildi, sokaklar aç köpeklerle kedilere kaldı.
D) Camı açıp bir süre uzaklardan gelen gemileri seyretti.
E) Motorların gürültüleri de olmasa hayatın durduğunu zannedecektim.

20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme, yapılışı yönüyle diğerlerinden farklıdır?
A) Sen de gidersen buralardan, çoluk çocuk sefil kalır.
B) Çocuğun elinde ufak tefek hediye paketleri vardı.
C) Evdeki onca işimizi dün güç bela bitirebildik.
D) Üzeri çer çöp ile örtülmüş bir yığın cephane vardı orada.
E) Çocuklar kırlarda dolaşırken bir sürü börtü böcek görmüşler.

21. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde gerçekte somutken mecaz anlama gelerek soyutlaşan bir sözcük kullanılmıştır?
A) Şiirin dikenli yollarından geçmeden şair olunamayacağını bilmelisiniz.
B) Öyle birkaç dize çiziktirivermekle şair olunmaz.
C) Günümüzün gençleri şiiri, aklına geleni söylemek zannediyorlar.
D) Her şiirin kendi içinde, ona estetik yapısını kazandıran bir kurgusu vardır.
E) Şiiri duygu dolu bir yüreğin söze dökülmesi diye nitelendirebiliriz.

22. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük gerçek anlamıyla kullanılmıştır?
A) Kimsenin alınmayacağı yuvarlak ifadeler kullanırdı.
B) Hafif bir yağ kokusu kaplamıştı ortalığı.
C) Bu yüke sizin de omuz vermenizi isterdik.
D) Bizim köyümüz bu tepenin ardındadır.
E) Evimizin artık ahı gitmiş vahı kalmıştı.

23. Bu konu ile ilgili hiçbir şey yazmamasının yanında bir kitap bile okumamıştır.
Altı çizili bölümün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Gündüzleri okula devam ediyor, aynı zamanda geceleri bir yayınevinde çalışıyordu.
B) Şiirde akla da duyguya da yer vardır, fakat bir başına ikisi de işe yaramaz.
C) İnsan çağlar arasında ilerledikçe duygu, gelişen akıl ile kaynaşmış; bu sayede insan duyan, düşünen varlık olmuştur.
D) Şiir dünyası, düşünce dünyası ile bağdaşmaz, bu sebeple şairler önce kelimeleri gerçek anlamından uzaklaştırır. 
E) Bu sanatçımız her yıl bir şiir kitabı yayımlar, nitekim bu yıl da geçen ay yayımladı.


24. Yıllarca emek vererek yetiştirilen nice beyinler
                        I                                                     II

ülkeye dönmektense dış ülkelerde kalmayı tercih
III                                           IV                            V
ediyorlar.
Bu cümlede numaralanmış sözcüklerin hangisinde ad aktarması yapılmıştır?
A) I.     B)II.     C) III.     D) IV.     E) V.



SÖZCÜKTE ANLAM TEST 2

1. Eleştiri söz konusu olunca ben aklımdan ziyade gönlümle konuşuyorum. Onun için değerlendirmelerimin objektif olup olmaması da hiç umrumda olmuyor.
Bu parçadaki altı çizili söz, söyleyen kişinin hangi özelliğini göstermektedir?
A) Davranışlardan çok söze önem verdiğini
B) Sözlerin kullanılış şekline dikkat ettiğini
C) İçten gelen duyguları mantıktan üstün tuttuğunu
D) Düşünsel yazıları daha çok sevdiğini
E) Olaylara tek yönden baktığını

2. Dünyada aynı kalan hiçbir şey olmadığından, aynı ırmağa iki kez girilemez. Çünkü yaşadığımız evrende her şey, sürekli bir akış içindedir.
Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yaşamın hızına yetişmenin olanaksız olduğu
B) Yeni oluşumlara ortam hazırlamak gerektiği
C) Geçmişin birikiminden yararlanılamadığı
D) Değişimin durmadan devam ettiği
E) Köklü değişikliklerin uzun bir süreç gerektirdiği

3. Şair bireysel sanat yaklaşımlarından dolayı zamanla içinde bulunduğu çağa ve çevreye yabancılaşmış, dolayısıyla da tercihleri etrafında şekillenen bir şiir tarzı geliştirmişti. Bu tavrından dolayı şair, eleştirmenlerce kendi kulesinde yaşamakla eleştirilmiştir.
Bu parçada altı çizili sözle şairle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toplumsal temalarda şiirler yazmadığı
B) Şiirde yalnızca biçimsel ögeleri öne çıkardığı
C) Sosyal çevreyi dışlayarak salt beğenilerinin peşinden gittiği
D) Her seviyeden okura seslenecek eserler ortaya koyamadığı
E) Okurları düşünsel olarak besleyecek içerikten yoksun şiirler yazdığı


4. Bu şairimizin şiirleri, büyük gürültülerle akan bir çağlayanı değil, kendi yatağını kendisi oymuş, edebiyat denizine doğru sessizce ama dolu akan ve pek bilinmeyen bir yer altı ırmağını andırıyor.
Bu cümlede altı çizili sözle, söz konusu şairle ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Usta sanatçılara öykünmesinin, kendi şiirini oluşturmasında kolaylık sağladığı
B) Şiirlerinin özgün ve nitelikli olmasına karşın, yeterince tanınmadığı
C) Şiirlerini kendine özgü bir söyleyişle oluşturarak geniş kitlelere ulaşmayı hedeflediği
D) Şiirlerinde gerçek yaşamdan uzaklaşıp bireysel duygularını dile getirdiği
E) Şiirlerini özgün imgelerle kurgulayıp yetkinliğe ulaştığı

5. Yazınımızda önemli bir yeri olan şair, şiir dünyasına adım attığı andan itibaren yerli ve yabancı sanatçıların şiirlerinden beslenerek kendi dil peteğini örmeyi başarmıştır.
Bu cümlede altı çizili sözle, sözü edilen şairler ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akıcı bir anlatımla, diğer sanatçıların değinmediği yapıtlarında yer verdiği
B) Başka sanatçıların yapıtlarından edindiklerini özümseyerek özgün bir söyleyiş oluşturduğu
C) Yazın yaşamında çok kısa sürede ulusal ve evrensel nitelik taşıyan şiirler yazdığı
D) Konu seçimine özen göstererek şiirlerini yalın bir dille oluşturduğu
E) Her kesimden şiirseverin duygularına hitap edecek şiirler ortaya koyduğu

6. Bu kitap, Türkiye’nin son elli yıllık tarihinin bir bölümünü adeta büyüteç altına alıp inceliyor.
Altı çizili sözün bu cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Yazar, bu eserinde ele aldığı konuyu gereğinden fazla büyüterek trajik bir anlatıma varıyor.
B) Yıllar önce basılan eserini, yeni bölümlerle zenginleştirerek genişletti.
C) Dergi kısa zamanda hazırlandığı için konular genel hatlarıyla ele alınmış.
D) Yapıtlarından konu olarak seçtiği tarihi olayları abartıya kaçmadan işlerdi.
E) Son makalesinde geleneksel Türk tiyatrosunu tüm ayrıntılarıyla ele almış.

7. Bu sanatçımızın yapıtları, yaşam denizinde yol alan okurların, yapacakları yolculukların rotasını çizer.
Bu cümlede altı çizili sözle, sözü edilen yapıtlarla ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okurların yaşamına yön verdiği
B) Her kesimden okura hitap ettiği
C) Gerçekçi bir anlatıma sahip olduğu
D) Biçim kaygısıyla oluşturulduğu
E) İçeriğinin, okurların beklentisini karşıladığı


8. İşlenen olay ne denli güçlü, etkili, önemli olsa da kötü yazarın elinde ziyan olur gider. Uzatmalar ve abartmalar, bir anlatıyı çekilmez hale sokar. Kalemini ustalıkla kullanmasını bilen sanatçı içinse iyi konu, kötü konu yoktur.
Bu parçada “kalemini ustalıkla kullanmak” sözüyle anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Konu seçiminde titiz davranmak
B) Söz sanatlarını sıkça kullanmak
C) Konuyu düşsel ögelerle süslemek
D) Anlatacaklarını çekinmeden ortaya koymak
E) Yetkin bir anlatıma sahip olmak

9. Seçkin ve sınırlı bir okur kitlesine sahip olan sanatçı, şiire yakın duran kısa öykülerinde; okurunu, anlatılandan çok, yapıtının dilsel dokusuna yoğunlaştırmayı amaçlıyor.
Bu cümlede “okurunu, anlatılandan çok, yapıtının dilsel dokusuna yoğunlaştırmak” sözüyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okuru, yapıtta anlatılanları en ince ayrıntısına kadar anlamaya yöneltmek
B) Konudan ziyade okurun, anlatımla ilgilenmesini sağlamaya çalışmak
C) Kendine özgü bir söyleyişle okuru bir düş dünyasına götürmek
D) Okuru, kendi yaşamıyla yapıtta anlatılanlar arasında bağ kurmaya yöneltmek
E) Okurun, yapıtı içerik ve üslubuyla bir bütün olarak ele almasını amaçlamak.

TYT TÜRKÇE KELİMEDE, SÖZCÜKTE ANLAM TESTİ İNDİR


10. Bu yazarımızın yapıtlarını ne zaman okusam gizemli bir bahçeye girmiş gibi olurum. Romanlarında anlatılanları önceden kestirmek o kadar zor ki… Bir de buna sanatçının kapalı anlatımı eklenince karşıma çözülmesi zor şifrelerle dolu kapılar çıkıyor.
Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yapıtlardaki olayların akıcılıktan uzak bir nitelik taşıdığı
B) Yapıtlarda kullanılan dilin iletilmek istenen mesajı gölgelediği
C) Sanatçının yapıtlarında kurguladığı olayların kendini kolayca ele vermediği
D) Yapıtlarında herkesçe bilinmeyen sözcükler kullandığı
E) Anlatılanların anlaşılabilmesi için belirli bir birikim gerektiği

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir ad aktarması (mecaz-ı mürsel) vardır?
A) Yaz tatilinde okulda tadilat yapılmış, okul pırıl pırıl olmuştu.
B) Kar yağınca iki gün evden dışarı çıkamamış, adeta eve hapsolmuştuk.
C) Hafta sonları, sinema salonları kovboy filmlerini seyretmek isteyenlerle dolup taşardı.
D) Kültürün bir parçası olan tarihi yapıları, özgün özellikleriyle tümüyle koruyamıyoruz ne yazık ki.
E) Dışarıda dondurucu bir soğuk vardı, içerideyse soba yanmış ev sıcacık olmuştu.


12. Kendi yararına bir iş yapmak için fırsat kollayan kişi, kimsenin bu işe engel olamayacağı karışık zamanları kollar.
Bu parçada anlatılmak istenen en uygun atasözü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kurt dumanlı havayı sever.
B) Rüzgar eken fırtına biçer.
C) İki cambaz bir ipte oynamaz.
D) Su akarken testiyi doldurmalı.
E) Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez.

13. Aşağıdakilerin hangisinde verilen cümle, ayraç içinde belirtilen deyimin anlamını içermez?
A) O, harcamalarında israftan her zaman kaçırır, tutumlu davranırdı. (hesabını bilmek)
B) Yarın yağmur yağabileceğini göz önünden bulundurmuyordu hiç. (hesaba katmamak)
C) Yaşlı adamın, gerçekten çok üzücü bir hali vardı. (içler açısı)
D) Annesinin ani ölümü onu derinden sarsmıştı. (gözü açık gitmek)
E) Yeni koşulları kabul etmeyince çalıştığı işleriyle ilişiğini kesmek zorunda kaldı. (ipleri koparmak)

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yerinde kullanılmamış bir deyim vardır?
A) Zorlukla yaptığı ödevinin başına bir şey gelecek diye çocuğun ödü koptu.
B) Babam, ufak tefek tamiratlar yaparak bu yaz evi elden geçirmeyi düşünüyor.
C) Başarılı güreşçimiz, turnuvanın ilk karşılaşmasında dişine göre bir rakiple karşılaştı.
D) Toplantıda, ülkenin önemli sorunları ile ilgili saatlerce çene çaldık.
E) Konuşmacı, ünlü sanatçının edebiyatımıza katkılarını anlatarak sanatçıyı göklere çıkardı.

15. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur?
A) Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
B) Dikensiz gül olmaz.
C) Doğru söz yemin istemez.
D) Dostun attığı taş baş yarmaz.
E) Doğmadık çocuğa kaftan biçilmez.


16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “titizlikle yapmak” anlamında bir deyim kullanılmıştır?
A) Her sabah gazetelere göz gezdirdikten sonra işe giderdi.
B) İşini kılı kırk yaran bir tutumla yapan dikkatli biriydi.
C) Çocukça davranışlarıyla herkesi bıktırmış canından bezdirmişti.
D) Bu kurum çağdaş değişimlere ve gelişimlere ayak diriyor yıllarca.
E) Çocukluğumun geçtiği o şirin köyüm burnumda tütüyordu.

17. Bazı genç şairler kendini dev aynasında görüyor (I). Bir iki satır karalamakla ya da toplumsal bir meseleye parmak basmakla (II) büyük şair olunacağını sanıyor. Halbuki büyük şair olmak feleğin çemberinden geçmeye (III)önemli yaşamsal deneyim ve kazanımlar edinmeye okurların kalbini fethetmeye (IV) bağlıdır. Bu niteliklerden yoksun olan şairlerin adlarının tarihe karışması (V) kaçınılmazdır.
Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi aşağıda verilen açıklamayla uyuşmamaktadır?
A) I. deyim, kendini olduğundan çok üstün görmek
B) II. deyim, bir konu üzerine dikkat çekmek
C) III. deyim, hayat tecrübesi kazanmak, olgunlaşmak
D) IV. deyim, okurların sevgisini ve ilgisini kazanmak
E) V. deyim, kalıcılığı yakalamak

18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?
A) Sürekli yardım ettiği bu insanlar, onu el üstünde tutuyordu.
B) Aylardır görmediğim öğrencilerimi çok özledim, hepsi gözümde tutuyor.
C) Bu olayda yine pireyi deve yapmış, bizi boş yere üzmüştü.
D) İşini titizlikle yaptığı için her zaman alnı açık.
E) Polisler, hırsızın bir açığını bulup ona suçunu itiraf ettirdi.


19.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “iğne” sözcüğü deyim içinde kullanılmamıştır?
A) İki yıldır bu hastalığı çektiği için iğne ipliğe dönmüş.
B) Akşamüstü sahil yolu o kadar kalabalık olur ki iğne atsan yere düşmez.
C) Bu işi başarması mümkün değil, adeta iğneyle kuyu kazıyor.
D) Makinenin iğnesi kırılınca yenisini takmak zorunda kaldı.
E) Adam çocuğua: “İğnenin deliğine de girsen bulurum seni.” dedi.

20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, deyimin anlamıyla ayraç içindeki söz uyuşmamaktadır?
A) Salondaki hiç kimse yapılan uyarılara kulak asmıyordu. (dikkate almamak)
B) Adam az önceki trafik kazasını bire bin katarak anlatıyordu. (abartmak)
C) Kendisine söylenen işleri baştan savma yapardı. (özen göstermeden)
D) Dedem ihtiyaç sahibi herkese yardım eden eli açık bir insandı. (cömert)
E) O olur olmaz her işe mutlaka burnunu sokardı. (ilgisiz davranmak)

21. Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili bölüm deyim değildir?
A) Tartışmada üste çıkmak için avazı çıktığı kadar bağırıyordu.
B) Üstüne titrediği yeğeninin kaza geçirmesi onu üzmüştü.
C) Sorumluluğu üstünden atmak için yalan söylediği her halinden belliydi.
D) Üstüne döktüğü çayın leke bırakmaması için gömleğini hemen temizledi.
E) Küçük çocuğa vereceği görev üstesinden geleceği bir iş değildi.

22. “Açık” sözcüğü, aşağıdakilerin hangisinde deyim içinde kullanılmamıştır?
A) Onun açık yürekli olduğunu herkes bilir.
B) Yanında çalışan insanların açık fikirli olmasını isterdi.
C) İş yeri sahibi, bu ay da açık verdiğini söylüyordu.
D) Açıkta kalan buğdaylar yağmurda ıslanmıştı.
E) Çalıştığı iş yeri kapanında açıkta kaldı.

23. Yaşamımızda “iş” sözcüğünü pek çok deyimde kullanmaktayız. Örneğin, bir iş üzerinde çok titizlik göstermeyerek yapabileceğimiz kadarıyla yetindiğimizde “işleri oluruna bıraktık” (I), işlerimiz yardım alınarak istendiği gibi olduğunda “işim başımdan aştı”(II) deriz. Durgun olan alışverişlerin canlılık kazanmasını “işler açıldı”(III) diyerek karşılarız. “İş sarpa sardı”(IV) diyerek bir iş esnasında aşılması çok zor engellerle karşılaştığımızı kastederiz. Bir işin gerçekleşmesini garantiye aldığımızda ise “işi sağlama bağladım”(V) deriz.
Bu parçada numaralanmış deyimlerden hangisi yanlış açıklanmıştır?


A) I.     B) II.     C) III.      D) IV.      E) V.


24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikilemeyi oluşturan sözcükler tek başına kullanılamaz?
A) Gençler konuşa konuşa yokuştan aşağı iniyordu.
B) Kültür yaşama biçiminin nesilden nesile aktarılmasıyla oluşuyor.
C) İki arkadaş eften püften nedenlerle yine birbirini kırmış.
D) Bu olay sonuçlanmadan olay hakkında ileri geri konuşman doğru değil.
E) Bir yıldır uğraşıyordu ama doğru dürüst bir iş bulamamıştı kendine.



SÖZCÜKTE ANLAM TEST -3

1. İlk sayılarıyla okuyucunun beğenisini kazanan bu dergi, son sayısında da edebiyat süzgecinden geçtiği belli olan yazılar sunuyor okuyucusuna.
Bu cümlede altı çizili sözün cümleye kattığı anlam, aşağıdakilerin hangisinde vardır?
A) Yayınevimiz, okuyucusuna bu ay da dopdolu bir dergi sunuyor.
B) Bu dergide, diğer edebiyat dergilerinde pek rastlayamadığımız konulara yer veriliyor.
C) Derginin bu sayısında ince bir edebiyat zevkiyle seçildiği anlaşılan birçok şiir var.
D) Bugüne kadar bilimsel yazılara ağırlık verilen bu derginin son sayısında, sanatla ilgili konular ele alınmış.
E) Bu dergi, sadece edebiyatla ilgilenenlerin okuyabileceği bir nitelik taşıyor.

2. Birçok yazar, yapıtlarını ya tamamen düş gücüyle oluşturur ya da yaşamı öyle değiştirerek anlatır ki yapıtın gerçeklerle ilgisini kuramazsınız. Bu sanatçılarımızın yapıtları ise çatısı bütünüyle yaşam üzerine kurulmuş, nitelikli yapıtlardır.
Bu parçada geçen altı çizili sözle, yapıtlarla ilgili olarak anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Olayların düş gücüyle biçimlendirildiği
B) Yaşamın gizli kalmış yönlerinin olduğu
C) Yaşamdan yola çıkılarak oluşturulduğu
D) Okuyucuyu etkileyen bir anlatımının olduğu
E) Sanatçının yaşamı üzerine temellendirildiği

3. Ortaya çıkan her yeni kuşakla ozanlar arasına bir sevgisizlik, anlayışsızlık duvarı çekiliyor. Şiirimizin ve şairlerimizin sevilmeyişinin gerçek nedenleri pek araştırılmıyor. Bu örtüyü kaldırmanın zamanı artık geldi de geçiyor bile.
Bu parçadaki altı çizili bölümle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Olumsuzlukları öne çıkarmak
B) Gerçekleri gün yüzüne çıkarmak
C) Güzelliklere dikkat çekmek
D) İlginin daha da artmasını sağlamak
E) Farklı bakış açıları yakalamak


4. Romanların, beyindeki sosyallik algısını … insanların toplumsal ilişkilerini … ortaya koyan bir araştırma yapan akademisyenlerin çalışması büyük ilgi gördü.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilmelidir?
A) belirginleştirerek-sağlamlaştırdığını
B) etkileyerek-sağlıklı hâle getirdiğini
C) geliştirerek-güçlendirdiğini
D) ortaya çıkararak-yaygınlaştırması gerektiğini
E) harekete geçirerek-düzenlediğini

5. Sanat dünyasında iki tür yazar vardır: Toz kaldırarak ilerleyen, gösterişli, üslup oyunlarıyla okurun gözünü boyamaya çalışan, etkisi kaldırdığı toz kadar olan yazarlarla, toz kaldırmadan hedefine ulaşmaya çalışan, yazınsal bir görev taşıdığını düşünen, okurlarına karşı sorumluluk hisseden gerçek yazarlar. İşte, ben bu ikinci gruptaki yazarlardan biriyim.
Bu parçada belirtilen ikinci grup sanatçılarla ilgili olarak altı çizili sözle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Toplumsal amaçlarla yapıtlar üretmedikleri

B) Gösterişsiz bir anlatımla, salt sanat amacı taşıdıkları
C) Okurlarıyla aynı düşünsel paydada birleştikleri
D) Belli bir sanat akımına bağlı kalmadıkları
E) Düşüncelerini sanatlı bir anlatımla vermeye çalıştıkları

6. (I) İstanbullu çocukların çoğu, masallarıyla kendilerine düşler dünyasının kapısını açan Andersen’in, İstanbul’a geldiğini bilmez. (II) Danimarkalı yazar kenti ilk gördüğünde ancak bir masalcının yakalayabileceği bir benzetme yapar. (III) Andersen’e göre kubbesi ve minareleriyle her cami, gizemli bir Nuh’un gemisidir. (IV) İstanbul bir minareler, deniz fenerleri ve kuleler kentidir. (V) Hem deniz feneri hem de kule olarak dikkatleri üzerine çeken tek yer ise Kız Kulesi’dir.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde mecazlı bir söyleyiş yoktur?
A) I.         B) II.         C) III.       D) IV.         E)V.

7. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen deyim ile uyuşmamaktadır?
A) Büyük bir dikkatle dinlemek. (kulak kesilmek)
B) Söz dinlemez olmak. (gemi azıya almak)
C) Kendinin yetersizliğini ve beceriksizliğini anlamak. (boyunun ölçüsünü almak)
D) İnceden inceye gözden geçirmek. (alıcı gözüyle bakmak)
E) Belli etmemeye çalışarak dinlemek. ( duymazlıktan gelmek)


8.(I) Türü denem olsa da siyasetten bilime, popüler kültürden tarihe gözümüzün önünde olan ama tüm yönlerini göremediğimizi isimleri anlatıyor yapıtında yazar. (II) Birbirinden ilginç portrelerin anlatım biçimini vermek içinse söylenecek en uygun söz teleskop olacaktır. (III) Çıplak gözle görünmeyene bir mercekle bakmamızı sağlıyor o. (IV) Birçoğumuzun her fırsatta eleştirdiklerini savunuyor, tuhaf bir şekilde sevdiğimiz sonradan görmeleri eleştiriyor, Tanpınar’ın, Atay’ın hakkını yıllar sonra vermeye çabalarken yenilerini ihmal eden edebiyat dünyasının hâlini gözler önüne seriyor. (V) Farkında olmadığımız cevherleri, cevher sandığımız sıradanları, bunca kalabalık içinde gözden yitirdiğimiz yalnız insanların öykülerini anlatıyor.
Bu parçada numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümlede bir sözcük benzetme ilgisi olmadan başka bir sözcük yerine kullanılmıştır.

B) II. cümlede terim anlamlı sözcükler kullanılmıştır.
C) III. cümlede, “mercek” sözcüğü, gerçek anlamıyla kullanılmıştır.
D) IV. cümlede, birden fazla deyim vardır.
E) V. cümlede, bazı sözcüklerle anlamca karşıtlık sağlanmıştır.



9. “Zihinde olumsuz bir çağrışım uyandıracak olay ya da durumların, bu olumsuzluğunu azaltacak biçimde anlatılmasına güzel adlandırma denir.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, güzel adlandırmaya bir örnek vardır?
A) Yetkililer sel baskınlarında mağdur olan üreticilerin zararlarının karşılanacağını dile getirdi.

B) Maça girme umudu kalmayan taraftarlar karşılaşmayı dışarıda kurulan dev ekranda izledi.
C) Tüm sürücülerin trafik terörüne seyirci kalmaması gerektiği toplantıya katılanların ortak fikriydi.
D) Bilimsel çalışmalar günümüz insanının teknolojiye bağımlılığının arttığını gösteriyor.
E) Ünlü sanatçı dün sevenlerince son yolculuğuna uğurlandı.



10. Bu ozanımız, şairane bakış açısını elinin tersiyle iterek senli benli
                                                     I                                                             II
bir konuşma dilini benimseyen Garipçilere öykünen bir anlayışla
                                            III
şiirde boy göstermiştir. Zamanla toplumsal kimlik arayışlarından
                      IV
uzaklaşır. Daha bir ölçülü ve özenli bir dille kişisel yaşamlara
                                                  V
odaklanıp onların tutku ve yaşamlarına döner.


Bu parçada altı çizili sözlerle ilgili olarak aşağıda verilen açıklamalardan hangisi yanlıştır?
A) I. söz, “sanatsal bir düşünce tarzını” anlamındadır.

B) II. söz, “samimi” anlamındadır, eklerle yapılan bir ikilemedir.
C) III. sözcük, “kabul eden” anlamındadır.
D) IV. sözde, “görünmek” anlamında bir deyim kullanılmıştır.
E) V. sözde, yakın anlamlı sözcükler bir arada kullanılmıştır.

11. Avrupa’da uzun yıllardan beri hemen hemen bütün kalburüstü eleştiri yazılarını ya akademisyenler ya da devlet dairesinde çalışan kişiler yazdı. Bunların çoğu gerçekte de hâli vakti yerinde kişilerdi. Bizdeyse eleştiri yazmak için uygun kalemlerin birçoğunun işi başından aşkındır ve geçim derdi taşımaktadır.
Bu parçayla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Aynı sözcüklerin tekrarıyla oluşturulan bir ikileme vardır.

B) “Kalburüstü” sözcüğü seçkin, önde gelen anlamlarına gelmektedir.
C) Paraca durumu iyi, zengin anlamına gelen bir deyim kullanılmıştır.
D) Ad aktarması sanatına örnek bir söyleyişe yer verilmiştir.
E) Dolaylamaya yer verilmiştir.

12. Atasözlerinde düşünsel derinliği artıran yoğun söyleyiş, az sözle çok şey anlatabilmeyi sağlar. Bu sayede, atasözleri, çok değişik anlam katmanlarıyla karşımıza çıkar.
Aşağıdaki atasözlerinden hangisi bu parçada anlatılanlara örnek oluşturmaz?
A) Taşıma su ile değirmen dönmez.

B) Balık baştan kokar.
C) Görünen köy kılavuz istemez.
D) Bugünün işini yarına bırakma.
E) Ateş düştüğü yeri yakar.

13.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde fırsatın kaçırılıp artık yapılacak bir şeyin kalmadığını anlatan bir deyim kullanılmıştır?
A) Yeni aldığımız önlemlerle fabrikadaki kazaların önüne geçtik.
B) İki arkadaş arasındaki anlamsız tartışmayı bitirmek için nihayet harekete geçti.
C) Seninle ilgili olumsuz bir söz söylemeyi bırak, böyle bir şey aklımdan bile geçmedi.
D) Maçı kendilerinin kazanacağını söyleyince hepimiz ona tebessüm ettik.
E) Projeyi hazırlamak için uğraşmayalım artık, iş işten geçti.


14. Çocuklara her zaman … iş ve görevler vererek onların … sağlamak gerekir.
Bu cümlede boş bırakılan yerlere sırasıyla aşağıdakilerden hangileri getirilebilir?
A) anlaşılabilir-toplumla yakınlaşmanın

B) üstesinden gelebileceği-kendilerine güvenmelerini
C) soyut ve karışık-yeteneklerinin artmasını
D) çağın ihtiyaçlarına uygun-sağlıklı düşünmesini
E) tehlikesiz ve güvenli-girişimci ruhunu coşturmayı

15. I.Yalnız taş, duvar olmaz.
II. Az ateş çok odunu yakar.
III.Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
IV.Bal bal demekle ağız tatlanmaz.
V. Balık ağa girdikten sonra aklı başına gelir.
Yukarıdaki atasözlerinden hangileri anlamca birbirine en yakındır?
A) I. ve III. B) I. ve IV.
C) II. ve IV. D) III. ve IV.
E) IV. ve V.

16. Joyce, öykülerinde Dublin’i ölümsüzleştirmek istemiştir. Onun bu anlamda “Dublin günün birinde yok olursa benim sayfalarımdan yeniden inşa edilebilir.” Sözü boşuna değildir. Çünkü o, koca şehrin sokakları, köprüleri, binaları, trafiği, yaşam akışıyla sayfalarına taşımıştır. İşte bu yüzden … deyimi, bu yapıtı özetlemek için biçilmiş kaftandır âdeta.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki deyimlerden hangisi getirilmelidir?
A) ipliğini pazara çıkarmak

B) kendine mal etmek
C) gerçek yüzünü göstermek
D) elinden geleni ardına koymak
E) gözler önüne sermek


17. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen deyim ile uyuşmamaktadır?
A) İstemediği hâlde birinin işine yarayacak biçimde davranmak. (ekmeğine yağ sürmek)
B) Bir şeyi sonuna kadar tüketmek, bitirmek. (dibine darı ekmek)
C) En zor koşullarda bile kazancını sağlamak.(eli ekmek tutmak)
D) Bir işi gereken süre içinde bitirmemek, geciktirmek. (ağırdan almak)
E) Olmayacak bir iş uğrunda boşuna çabalamak. (akıntıya kürek çekmek)


CEVAPLAR


TEST-1

CEVAPLAR: 1.C, 2.B, 3.C, 4.D, 5.B, 6.C, 7.D, 8.E, 9.B, 10.E, 11.D, 12.E, 13.E, 14.D, 15.A, 16.E, 17. A, 18.C, 19.A, 20.C, 21.A, 22.D, 23.A, 24.B


TEST-2 

CEVAPLAR: 1.C, 2.D, 3.C, 4.B, 5.B, 6.E, 7.A, 8.E, 9.B, 10.E, 11.E, 12.A, 13.D, 14.D, 15.C, 16.B, 17.E, 18.B, 19.D, 20. E, 21.D, 22.D, 23.B, 24.C


TEST-3

CEVAPLAR: 1.C, 2.C, 3.B, 4.C, 5.B, 6.D, 7.E, 8.C, 9.E, 10.E, 11.E, 12.D, 13.E, 14.B, 15.A, 16.D, 17.C

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk