sponsorlu reklam Admatic -sponsor

Notre Dame'ın Kamburu Tema,Konu,Zaman,Mekan,Kişiler Tahlili,İncelemesi

VİCTOR HUGO  NOTRE-DAME’IN KAMBURU TAHLİLİ
Notre Dame'ın Kamburu Tema,Konu,Zaman,Mekan,Kişiler Tahlili,İncelemesi
Notre Dame'ın Kamburu Tema,Notre Dame'ın Kamburu Konu,Notre Dame'ın Kamburu Zaman,Notre Dame'ın Kamburu Mekan,Notre Dame'ın Kamburu Kişiler,Notre Dame'ın Kamburu Tahlili, ROMAN TAHLİLLERİ, olay örgüsü

VİCTOR HUGO  NOTRE-DAME’IN KAMBURU TAHLİLİ
kaynak:https://edebiyatvesanatakademisi.com

NOTRE-DAME’IN KAMBURU - VİCTOR HUGO
Çeviren : Seyhan SATAR
Baskı Yılı : 1. Basım, Eylül 2001
Baskı Yeri : İstanbul
Yayınevi : Oda Yayınevi
Yazıda “NOTRE DAME'NIN KAMBURU VİCTOR HUGO “  romanı hakkında bilgiler, romanının özeti,  romanın konusu, ana fikri,  romanın kahramanları, romanın olay örgüsü,  romanın yazarı, “NOTRE DAME'NIN KAMBURU romanın şahıs kadrosu  yazarın diğer romanları,  VİCTOR HUGO hayatı,  “NOTRE DAME'NIN KAMBURU  adlı eserden alıntılar yer alır.  Eser hakkında yorumlar,  romanın anlatım tekniği, yazarın bakış açısı, romanın tekniği, romanın türü, çevrildiği diller, eserin basım yılı, basım hikâyesi, yazar ve eseri arasındaki, eserle yazarın biyografisi arasındaki alakalar incelenmiştir.
 
 
ESER KONUSU VE YAZARI HAKKINDA
 
Notre Dame'ın Kamburu (orijinal ismi: Notre Dame de Paris), Victor Hugo tarafından yazılan ve 1831 yılında yayınlanan, Fransız İhtilali sonrası Fransa’nın karanlık günlerinden kesitler veren bir romandır. Roman çirkin, kambur, engelli ve çok acayip bir yaratık olan Kilise zangocu ile Fransa’nın ruhani ve dini lideri Claude Frollo’nun Çingene Kıızı Esmeralda’ya olan aşklarını ve Zangoç ile Papaz’ın ruhlarında oluşan ikilemeleri ve tepkileri romantik bir yaklaşımla ele alan bir eserdir.
 
 Roman her biri kendi içinde numaralandırılmış ve isimlendirilmiş, 11 bölüm ve bu on bir bölüme bağlı bölümlerle birlikte roman 48 bölümle birlikte toplam 59 bölümden meydana gelmektedir. [1]  XI. Louis dönemindeki yaşamı anlatan bu dönem romanı ile yazar, bir Başdiyakoz ve bir askerin kişiliğinde, kambur Quasimodo ile Çingene Esmeralda’yı yoksulluğa boğan toplumu eleştirmiştir.   Öte yandan birisi çirkin bir din adamı, diğeri ise ucube bir zangoç olan iki yaşlı adamın dünyalar güzeli bir kıza olan aşklarını ve bu karşılıksız aşk karşındaki acayip tepkileri ile de “ İnsanlık Komedisini” ortaya koymaktadır. Eser, o dönemdeki toplumsal eşitsizlik ile dini ve siyasi güçlerini insanların aleyhine kullanan yönetime ve din adamlarına da eleştir getirmektedir.
 
Quasimodo, fiziki çirkinliğin en ileri ucunda ucube bir insandır.    Claude Frollo ise bakir kalması gereken, ama Esmeralda’ya ilgi duymasına engel olmayan kilisenin papazıdır. Quasimodo ve Frollo’nun Emeralda’ya olan tutkularının ruhlarında yarattığı fırtınalar romanın hareket noktalarını ve romandaki çatışmaları oluşturmaktadır.
1831 yılında yayınlanan romanın tamamlanması yaklaşık 6 ay sürmüştür. Kitap dünya edebiyatının başyapıtlarındandır. Notre Dame'ın Kamburu, Hugo'nun kariyerindeki en parlak dönemlerinde yayımlanmıştır. Hugo’nun bu romanındaki Kilise çancısı- zangoç’u olan Quasimodo karakteri o kadar etkili olmuştur ki roman bu adla Notre Dame'ın Kamburu adıyla tanınır hale gelmiştir.
 
 Victor Hugo bu romanda insanların yaşamında kaderin yerini ve yoksulluğun insanı köreltmediğini ortaya çıkarmıştır. Roman hem Fransa’da hem de dış ülkelerde oldukça sevilmiştir. Çoğu dillerde çevirimleri yayınlanmış, ayrıca filmleri de çekilmiştir.
19. yy başlarında Paris şehir planlamacıları Notre Dame Katedrali'nin bakımsızlığından ötürü katedrali yıktırmak istemişlerdir. Ünlü Fransız yazar Victor Hugo, halkın ilgisini buraya çekmek ve katedralin yenilenmesini sağlamak için Notre Dame'ın Kamburu adlı romanını yazmıştır. Roman, Notre Dame Katedrali'nin yenilenmesinde büyük rol oynamıştır.[2]
 
 
NOTRE DAME'NIN KAMBURU FİLMLERİ
 
Eser ilki 1905 yılında ( Esmeralda) olmak üzere 2002 yılına kadar değişik tarihlerde Esmeralda veya NOTRE DAME'NIN KAMBURU adlarıyla  9 kez filme alınmıştır. [3]  ( filimlerden birisi :https://www.sinemalar.com/film/7047/notre-damein-kamburu)  Bunların dışında animasyonları da yapılmış,  pek çok müzikholü de yapılmıştır.
 
ANLATIM TEKNİĞİ
 
Roman, hâkim, bakış açısı ile anlatılmıştır. Anlatıcı gözlemci anlatıcı ile İlahi anlatıcının karması bir anlatım tekniğidir.  Anlatıcı çoğu kez her şeyi geçmişi, geleceği, bilen bir anlatıcıdır. Herkesin ruhuna giren çıkan düşüncesini okuyan geçmişten ve gelecekten haberdardır.
 
“Yoksa içinin ta derinlerinde hala teşhir direğinin utancı ve kederi mi sürüp gidiyordu? Ya da işkencenin kırbaç darbeleri ruhunda sürekli yansıyordu da böyle bir davranışın getirdiği keder onda her şeyin dahası çanlara karşı tutkusuna varıncaya dek her şeyi öldürüyor muydu ? “
 
Buna rağmen kimi yerlerde gözlemci bir anlatıcıya dönüşür.  Hatta anlatıcı yazarın kendisi haline gelir. Hatta vakayı bölerek kendi hitabıyla okura seslenmektedir. “Sevgili Okuyucum (s.44)”, “Okurlarımız anımsayacaklardır (s.74)”  örneklerindeki gibi okuyucuya seslenmesi de söz konusudur.
Romanda iç monologlara, geriye dönüşlere, tasvir diyaloglar ve iç konuşmalar gibi birçok yönteme başvurularak anlatılır.
 
ROMANIN KONUSU
 
XI. Louis döneminin sosyal yapısına dayanan roman Paris’in Fransanın hatta Dünyanın en görkemli ve en yüksek klişesinin başrahibi, dünyalar güzeli çingene kızı Esmeralda ve kilisenin cancısı dünyanın en çirkin ve ucube adamı Quasimodo ‘nun karşılıksız aşkları ve âşıkların gelişimlere karşı gösterdikleri acayip tepki ve eylemlerine dayanır.
Diğer yandan 19. Yy daki Fransanın sosyal hayatını ve dönemini irdeleyen roman Başdiyakoz ve bir askerin kişiliğinde, kambur Quasimodo ile Çingene Esmeralda’yı yoksulluğa boğan toplumu eleştirmiştir.   Öte yandan birisi çirkin bir din adamı, diğeri ise ucube bir zangoç olan iki yaşlı adamın dünyalar güzeli bir kıza olan aşklarını ve bu karşılıksız aşk karşındaki acayip tepkileri ile de “ İnsanlık Komedisini” ortaya koymaktadır.
Roman Başrahip’in görüntüsü ve kimliği altındaki iğrenç ruhunu ve kötü kişiliğini ortaya koyarken,  bir ucube olan zangocun temiz ruhunu ortaya koymaktaki mahareti ve maskeler altındaki iç yüzlerini ortaya koyması bakımından da çok başarılı olmuştur.
 
ZAMAN :
Roman, 6 Ocak 1482 tarihinde başlar. Bu tarih romanın “Büyük Salon” adını taşıyan 1. bölümünde yer alır. Krallar Günü ile Deliler Bayramının kutlama günüdür. (s. 7-8) Bu ibareden anlatma zamanının 1831 olduğunu, vaka zamanının ise 6 Ocak 1482 yılında başladığını öğreniyoruz.
 
MEKAN:
Notre-Dame kilisesi, Paris, Greve meydanı, Katedralin Çan kulesi, Paris’in varoşları başlıca mekânlardır.
3. bölüm kendi içindeki 2 bölümle birlikte tamamen tasvire ayrılmıştır. Notre-Dame kilisesinin tasviri, Paris’in tasviri, Kilisenin önce cephe tasviri  romanın belli bölümlerinde yapılmıştır. Kilise binasının iç tasvirleri o günlerden bu güne kilisede oluşan değişiklikleri gözler önüne serebilecek düzeydedir.
“Kuş Bakışı Paris” adını taşıyan 2. bölümde Paris’in 15. yy’daki görünümü ile günümüzdeki görünümü arasındaki farkları, Paris’in tarihini, gelişme seyrinin Cite, Üniversite ve Kent adlarını alan 3 bölümünü ayrıntılı bir şekilde tasvir edilmiştir.
Olay örgüsü Paris’te, Notre-Dame kilisesinde ve Greve meydanında gerçekleşir. Mekân ile kişilerin ruh halleri arasında paralellik kurulmuş, olaylar ile mekânsal yapı arasındaki alakalar detaylı olarak biçimlendirilmiştir.
 
ROMANDAKİ ÇATIŞMALAR
 
Roman, ucube ile güzel, dindar ile güzel aşkları ve çatışmaları üzerinde şekillenen bir olay örgüsüne sahiptir. Çirkin, altın kalbi temsil ederken;  dindar ise kin, öfke, statüyü temsil eder.  Bakir kalması gerekirken Esmeralda’ya âşık olan rahip, nefsine yenilince Esmeralda’yı nefsini, inançlarını ve statüsünü alaşağı etmeye gelen bir şeytan olarak değerlendirmeye başlar. Esmeralda’yı elde edemeyince konumunu onu yok etmek üzere kullanmaya başlayacaktır. Bu çatışma Rahip Frollo’nun Esmeralda’ya söylediği şu sözlerle açığa çıkar. “Bilginken, bilimi ayaklar altında çiğniyorum; asilken, adımı mahvediyorum; rahipken, dua kitabını bir kösnü yastığı yapıyorum. Ama yine de sen Esmeralda beni hala sevmiyorsun.”
Bu çatışmaların sebepleri inanç, biyolojik engeller, meslekî statü farkı, yetişme tarzı ve kahramanların hayat anlayışlarıdır. “Romanda olay örgüsü temel çatışmalar üzerine kurulmuştur. Bu çatışmalar kahramanlar arasındaki farklardan ve o dönemin toplum düzeninden kaynaklanmaktadır. Bu çatışmaların sebepleri inanç, biyolojik engeller, meslekî statü farkı, yetişme tarzı ve kahramanların hayat anlayışlarıdır”[4]
 
Roman aynı zamanda soysala tabakalar arasındaki çatışmaları da işlemeketedir. Yoksullar ve tarım işçileri ile Ruhban Sınıfının, Soylulularla, burjuvaların, adalet sanılan adaletsizlik ile masumları çatışması da romanın dayanağı olan diğer çatışmalardır.  Bireylerin iç dünyalarında yaşadıkları çatışmalar da önemli bir yer tutmuştur. Çirkin zangoç kendine hiç yakıştıramadığı bir güzele âşık olurken iç dünyası karmakarışık olur. Rahip ise hiç olmayacak bir şeye kapılarak bir güzele âşık olur.  Üstelik karşılıksız kalan bu aşk kine ve yok etmeye yönelir. Rahip kendi düştüğü bu durumun suçunu ve yaşadığı çelişkilerin günahını Esmeralda’ya kesmiş, onu idam ettirerek yok etmeye yönelmiştir.
 
ROMAN’IN ŞAHIS KADROSU
 
·         Quasimodo Romanın başkahramanıdır. Çingeneler tarafından katedrale bırakılan bu çocuğa ismini Rahip Claude Frollo vermiştir.
·         Esmeralda Güzel ve genç bir Çingene kız
·         Claude Frollo Bekâr kalması gerekirken Esmeralda'ya âşık olan rahip
·         Pierre Gringore Bir şairdir. Yolu çingene mahallesine düştüğünde Esmeralda ile tanışır.
·         Louis XI Dönemin Fransa kralı
·         Phoebus Esmeralda'nın âşık olduğu yüzbaşı
·         Jehan Frollo Claude Frollo'nun kardeşi
·         Phoebus de Chateaupers
·         Fleur-de-Lys de Gondelaurier
·         Tristan l'Hermite
·         Jacques Charmolue
·         Clopin Trouillefou
·         Florian Barbedienne
 
KONUSU
 
Roman çirkin, kambur, engelli ve çok acayip bir yaratık olan Kilise zangocu ile Fransa’nın ruhani ve dini lideri Claude Frollo’nun Çingene Kıızı Esmeralda’ya olan aşklarını ve Zangoç ile Papaz’ın ruhlarında oluşan ikilemeleri ve tepkileri romantik bir yaklaşımla ele almaktadır.
 
Paris'de yaşayan bir kukla ustası olan Quasimodo çok çirkin kambur ve ucube bir adamdır.  Kilisenin papazı Claude Frollo, ona Notre Dame kilisesinin çan çalıcısı yaparak sahip çıkmıştır. Çancı kambur çok çirkin ama altın kalpli ve mutsuz bir adamdır. Katedral onu kiliseye alarak hem dış dünyaya kapatmış, hem de hizmetçi gibi kullanmaktadır. Kasabaya gelen Çingene güzeli Esmeralda ile her şey değişir. Zangoç’un ve katedralin papazının ruh dünyası ve olaylar karmakarışık hale gelir.
 
ROMANIN ÖZETİ
 
Claude Frollo, Notre Damme katedralinin başpapazı ve rahibidir. Claude Frollo, aynı zamanda Paris adaletinin ve dini camiasının ruhani lideridir. Karla ve devlet ileri gelenleri ile halka karşıt çok etkili bir konumdadır.
Claude Frollo adlı bu papaz katedralin önünde bir bebek bulmuş, bu bebek çok çirkin bir bebek olduğundan ona Fransızca'da "eksik-tamamlanmamış" anlamına gelen Quasimodo ismini vermiştir. Bu ucube görünüşlü bebek rahibin gözetiminde ve bakımı altında büyümüştür. Rahip Claude Frollo, ucube bir insan olan Quasimodo’nun manevi babasıdır.  Quasimodo yaşı ilerledikçe iri omuzlu, iri kıyım, gözleri patlak sırtında kamburu ile çok daha çirkin bir insan halini alır. Claude Frollo ona katedralde zangoçluk görevini verir. Quasimodo çanın bulunduğu katedral kulesinde yaşamakta, kimseye görünmemek için de bu kuleden aşağı inmemektedir.  Bir süre sonra zilin sesi nedeniyle sağır bir insan da olmuştur.
 
Krallar Günü ve Deliler Bayramının kutlanacağı gün Kilisedeki dinsel bir oyunu izlemek üzere halk toplanmıştır. Oyun geç başlamış, kardinal de kiliseye gelmiştir. Oyun en çirkin yüzü seçmek oyunudur. Yüzlerin göründüğü pencereye en son Notre-Dame’ın çancısı Quasimodo çıkar. Bu, halkın gördüğü en çirkin ve en korkunç yüzdür. En çirkin yüz yarışmasını kazanan Quasimodo’ya papalık tacını giydiren halk onun eline papalık asasını da verip sedye üstünde Paris sokaklarını gezerler. Esmeralda ise Greve meydanında dans etmekte herkes ise onu izlemektedir. Quasimodo’yu omuzlarında taşıyan insanlar da Greve meydanına gelir. En çirkinle en güzel bu meydanda karşılaşır.  Rahip Frollo ‘Kilisenin rahibi Dom Claude Frollo, da oraya gelmiş, Quasimodo’ya kiliseye dönemsini emretmiştir.  
 
Esmeralda Paris’e gelen bir Çingene ailesinin kızıdır. Çok güzel, şen şakrak, billur sesli neşeli, hareketli keçisi ile dolaşan alımlı bir genç kızdır. . Bu kız küçükken Çingeneler tarafından kaçırılmış ve yerine sakat bir çocuk olan Quasimodo bırakılmıştır.
 
Kilisede oynanacak olan dinsel oyunun yazarı Pierre Gringoire Esmeralda’nın peşine takılır. Kızın yanında Djali adında bir keçisi de vardır. Kız köşeyi döndükten sonra çığlık atar. Yazar, iki erkeğin kızı kollarının arasına almış olduğunu görür. Bu erkeklerden biri Quasimodo’dur. Quasimodo, engellemeye çalışan yazarı bir tokatla yere düşürür ve Esmeralda’yı omuzlarına alıp gider. Okçu süvarilerinin komutanı arkasından gelen askerlerle birlikte Quasimodo’yu yakalar ve Esmeralda’yı kurtarır. Bu, Yüzbaşı Phoebus’dur.
Quasimodo'nun Esmeralda’ya âşık olmasıyla olaylar karışır. Çünkü Papaz Claude Frollo da Esmeralda'yı görünce âşık olmuştur. Yazar Pierre Gringoire Quasimodo’nun tokadıyla düşüp bayıldığı yerde, kendine geldiğinde kendisini hırsızların arasında bulmuştur. Yazar, ya hırsız olup onların arasına katılacak ya da asılacaktır.  Hırsız olmayı kabul etmediği için asılacağı sırada kadınlardan biri ile evlenirse ipten kurtulacağı söylenir. Ortaya çıkan üç kadın yazar ile evlenmek istemez. Esmeralda yazarla evlenmeyi kabul ederek onun hayatını kurtarır.   Esmeralda , yazar Gringoire ile -onun hayatını kurtarmak için- evlenmiştir.
 
Ertesi gün Quasimodo mahkemeye götürülür. Quasimodo’nun kendisiyle dalga geçtiğini sanan yargıç ona Greve meydanındaki ibret direğine asılarak dayak atılması ve orada bir saat döndürülmesi cezasını verir.
Esmeralda'nın kalbini ise soylu ve zengin bir ailenin kızıyla nişanlı olmasına rağmen çapkın ama yakışıklı bir subay olan Phoebus çalmıştır. “ Esmeralda’nın annesi Paquette la Chanteflevrie’dir. Esmeralda doğunca onu çingeneler kaçırmıştır. Quasimodo’da Çingenelerden birinin çocuğudur. Çingeneler Esmeralda’nın yerine Quasimodo’yu kiliseye bırakmışlardır.
Quasimodo, Greve meydanındaki teşhir direğine bağlanır ve kamçılanır. Quasimodo “su” diye inler. Hiç kimse buna aldırmazken, hatta alay ederken Esmeralda yetişir. Quasimodo Esmeralda’nın intikam almak için kendisini dövmeye geldiğini zanneder; fakat Esmeralda Quasimodo’nun ağzına su verir. Quasimodo’nun tek gözünde biriken yaş yanaklarına süzülür ve suyu içer.
 
Bir hafata sonra, Esmeralda’yı Quasimodo’nun elinden kurtaran Yüzbaşı Phoebus ve  nişanlısı Fleur-de-Lys’ ile Başdiyakoz Claude Frollo de Esmeralda’nın dansını izlemeye gelmişlerdir. Bu dansı Kilise kulesindeki Quasimodo’da izlemektedir. Phoebus Esmeralda’yı eve çağırır.  Evdekiler ile Yüzbaşının nişanlısı Esmeralda’nın kıyafeti ile alay eder. Phoebus Esmeralda’yı savunur. Esmeralda’nın keçisi Djali evin zeminine Phoebus yazar. Çünkü Esmeralda yüzbaşıyı sevmektedir. Ve bunu bunu keçisiyle paylaşmıştır. Keçinin yere Phoebus yazdığını gören Fleur-de-Lys sinirden bayılır ve Esmeralda evden kovulur.
 
 Esmeralda ile yüzbaşı buluşmaya başlamıştır.  Rahip Frollo ise onları izlemektedir. Frollo kıskançlığı ve karşılıksız aşkı yüzünden duyduğu kini sonucu Esmeralda ve Phoenus'u izlemektedir. Rahip, hangi kadınla buluşacağını görmek şartıyla Yüzbaşıya yüklü miktarda para verir. Birlikte Falourdel Kadın’ın evine giderler. Yüzbaşı parayı kadına verir. Kadının çekmeceye koyduğu parayı, çocuğu gizlice çekmeceden alır ve yerine kuru bir yaprak koyar.
Rahip,  Esmeralda'nın bıçağıyla Phoenus’u öldürmüş ve suç Esmeralda'nın üzerine kalmıştır. Yazar Gringoire ortadan kaybolan karısı Esmeralda’yı ararken bir yüzbaşıyı öldüren bir kadının davası olduğunu duyar. Yazar, bu kadının Esmeralda olduğunu anlar.
Esmeralda ve keçi kılığındaki şeytanın suç ortaklığıyla Yüzbaşı Phoebus’u öldürmek suçundan yargılanmaktadır. Mahkeme üyeleri bu olayda büyü ve sihrin de olduğunu düşünürler. Bunu da hem keçiden hem de Falourdel Kadının evinde yaşanan olayın ertesi günü çekmecede yüzbaşının verdiği para yerine çekmecede kuru bir yaprak bulmasından çıkarırlar. Esmeralda işkenceye dayanamayarak suçsuz olduğu halde suçu kabul eder. Esmeralda büyücülük, sihirbazlık, fahişelik ve Phoebus de Chateaupers’i öldürmek suçlarından idam cezasına çarptırılır.
 
İdam edileceği gün Rahip, Esmeralda’nın yanına gelir. Onu sevdiğini söyler. Esmeralda’dan merhamet diler. Ona kaçmasını böylelikle idam edilmemesini teklif eder. Ancak sevdiği adamı öldüren rahibin aşkını Esmeralda kabul etmez. Yüzbaşı, Phoebus ölmemiştir. İyileştiği gün Esmeralda’nın davası vardır ve yüzbaşı mahkemeye gidip olayı kanıtlamak yerine Paris’ten kaçmıştır. Rahip Tanrı’dan af dilemesi için Esmeralda’nın yanına geldiğinde kulağına “Beni istiyor musun? Seni şimdi bile kurtarabilirim.” der; ancak yine reddedilir.
 
Esmeralda asılacağı yere götürülürken çevresine bakar ve Phoebus’u balkonda görür. “Phoebus” diye bağırır. Ancak yüzbaşı nişanlısıyla birlikte içeri girer.  Olup bitenleri katedralin kapısından izleyen Quasimodo galerinin kolonlarından birine bağladığı ipi ayakları ve elleriyle kavrayıp iki cellâda doğru koşar. Tek eliyle Esmeralda’yı kaldırıp “korunak” diye bağırırarak (O dönemlerde kutsal yerlerin dokunulmazlığı vardı.) Kızı kiliseye götürür.
 
Bir gece rahip iradesine hâkim olamayıp Esmeralda’nın kilisedeki odasına gider ve onu öpmeye başlar. Quasimo yetişince Esmeralda kurtulur. Birkaç gün sonra mahkeme Esmeralda’nın kiliseden alınarak idam edilmesi kararını alır. Bunun üzerine rahip, yazar Pierre Gringoire’yi bularak Esmeralda’nın kurtarılması gerektiğini söyler. O gece, bütün serseriler, dilenciler, kötürümler silahlanarak Notre-Dame kilisesine Esmeralda’yı kurtarmak için saldırır. Bu saldırıyı düzenleyenler arasında rahibin kardeşi Jehan da vardır. Quasimodo saldırganlara karşı direnip on iki tanesini öldürür. Ancak Jehan duvarı aşabilmiş ve Quasimodo’nun sol koluna okunu saplamıştır. Fakat yaralı Quasimodo Jean’ı da öldürür. Saldırganlar Quasiomodo’yu ele geçirecekleri sırada jandarma birliği kiliseye gelmiş ve serseri ordusuyla savaşmaya başlamıştır.
 
Fakat bu esnada Yazar ile siyahlı bir adam kiliseye girer. Esmeralda’nın kaldığı odaya gidip, keçisiyle birlikte onu oradan çıkarırlar. Kilisenin arkasındaki nehirde önceden hazırlanmış bir sandala binerler. Kıyıya ulaştıktan sonra yazar keçiyle birlikte oradan kaçar. Esmeralda ise siyahlı adamla yalnız kalır. Bu adam rahiptir. Esmeralda’ya dar ağacını gösterip, “ikimizden birini seç” der. Esmeralda son kez “hayır” der ve rahip onu oradaki Gudule Hemşire’nin hücresinin önüne götürüp kız sıkıca tutmasını ve devriyeleri çağıracağını söyler. Gudule Hemşire parmaklıklardan elini uzatarak Esmeralda’yı tutar ve rahip oradan uzaklaşır.
Esmeralda kadına yalvarır. “Ben size ne yaptım?” diye sorar. Gudule Hemşire minik patiği göstererek “tam 15 yıldır bu patiği öpüyorum” der. Esmeralda patiği görünce boynunda asılı olan ve onu anne ve babasına kavuşturacak olan torbayı açar, içinden patiğin diğer eşini çıkarır ve bir çığlık atar. Kadın “kızım” diye bağırarak hücredeki bir kaldırım taşını parmaklıklara atarak, onları kırar ve kızını hücreye çeker. Öper, sarılır, okşar.
 
Devriyeler yaklaşınca kızını karanlık bir köşeye yerleştirip, çingene kızın elini ısırdığını bu yüzden onu bıraktığını söyler. Devriyeler uzaklaşır. Devriyeler arasında Phoebus’un sesini duyan Esmeralda pencereye fırlayıp ona seslenmiş ama Phoebus atıyla uzaklaşmıştır. Ama devriyelerden biri hala oradadır. Hücreye tekrar giderler ve kızı oradan çıkarırlar. Gudule Hemşire kızına öyle bir yapışmıştır ki devriyeler kız ile anneyi birbirinden ayıramazlar. Esmeralda’yı darağacına götürürler. Kızın boynuna ipi geçirirler, kadın ipi geçirenin elini ısırır ama  kadını iterler. Kafası kaldırım taşlarına çarpan kadın ölmüştür.
Çingene dostları ve Quasimodo tarafından hapsedildiği zindandan kaçan Esmeralda, Phoebus komutanlığındaki askerlerin çingenelerin sokağını basması ve abisi gibi gördüğü ama ona aşık olan çingene kralı Clopin'in öldürülmesi üzerine tekrar ortaya çıkmış olur ve asılır.
 
Kilisenin her yerinde Esmeralda’yı arayan Quasimodo bir an rahip Frollo’yu görür. Kulelerin birinde, öylece bir yere bakıyordur. Rahibin bakışlarının odaklandığı yerde darağacındaki Esmeralda’nın cansız bedenini görür. Kilisenin anahtarının sadece rahipte olduğunu bilen Quasimodo babası sayılan rahibi kuleden aşağı iter. Rahip kaldırımlar üzerine cansız yere serilmiştir.  Quasimodo bir dar ağacına, bir yere bakar ve “Sevmiş olduğum her şey!” der.
Ertesi gün rahibin cesedini yerde bulan adliye görevlileri onun intihar ettiğini düşünürler. Bu yüzden rahip kutsal toprağa gömülmez.
Yazar Pierre Gringoire Esmeralda’nın keçisi Djoli’yi kurtarır ve trajedide başarı kazanır. Tiyatroya yönelir. Esmeralda Montfauucon mahzenine götürülür; Quasimodo ise Notre-Dame’dan kaybolur.
Bu olaydan iki yıl sonra Montfauucon mahzenine giden görevliler tuhaf biçimde kucaklaşmış iki iskelet bulurlar.  Bu iskeletlerden biri bir kadına aittir ve üzerinde hala beyaz bir kumaş parçası durmakta, boynunda ise bir kese sallanmaktadır. Bu iskelete sıkıca sarılan diğer iskelet ise bel kemiği yamuk, bir bacağı da diğerinden kısa bir iskelettir. Kollarıyla sıkıca sarıldığı iskeletten kamburun iskeletini ayırmak istediklerinde toz halinde dökülmüştür.
 
 [1] BKZ: Notre Dame'nin Kamburu W. Hugo Bölüm Bölüm Uzun Özetihttps://edebiyatvesanatakademisi.com/Arama.aspx?Tur=Arama&q=Notre
[2]  http://tr.wikipedia.org/wiki/Notre_Dame%27%C4%B1n_Kamburu
[3]https://www.google.com/search?q=The+Hunchback+of+Notre+Dame&stick=H4sIAAAAAAAAAOPgE-
[4] http://kitapozetleri.blogcu.com/notre-dame-in-kamburu-victor-hugo/3572481


Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk