sponsorlu reklam Admatic -sponsor

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ SAF ŞİİR ANLAYIŞINA ÖRNEK ŞİİRLER

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ SAF ŞİİR ANLAYIŞINA ÖRNEK ŞİİRLER, MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ SAF ŞİİR ÖRNEKLERİ, MİLLİ EDEBİYAT, MİLLİ EDEBİYAT ŞİİRİ ÖRNEKLERİ, 
Dönemin Şiir Anlayışları
1. Sade Dil ve-Hece Ölçüsüyle Yazılan Şiirler
Ziya Gökalp  *Ali Canip Yöntem* M.Emin Yurdakul *HamdullahSuphi *Halide Nusret Zorlutuna *Beş Hececiler
2. Saf (Öz) Şiir  HAZIRLAYAN MUSTAFA ŞAHİN
* Ahmet Haşim     *Yahya KemalBeyatlı
3. Halkın YaşayışTarzını ve Değerlerini Anlatan Manzumeler
*Mehmet Akif Ersoy

YAHYA KEMAL
Âheste çek kürekleri mehtâb uyanmasın
Bir âlem-i hayale dalan âb uyanmasın

Âğuş-i nev-baharda hâbidedir cihan
Sürsün sabah-ı haşre kadar hâb uyanmasın

Dursun bu musiki-i semâvi içinde sâz
Ley'li tarabda bir dahi mızrap uyanmasın

Ey gül sükûta varmayı emreyle bülbüle
Gülşende mest-i zevk olan ahbap uyanmasın

Değmez Kemal uyanmaya ikmal-i ömr üçün
Varsın bu uykudan dil-i bitâp uyanmasın.

AKINCILAR
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik   
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik
  
Haykırdı, ak tolgalı beylerbeyi "İlerle!"   
Bir yaz günü geçtik Tuna'dan kafilelerle
  
Şimşek gibi atıldık bir semte yedi koldan   
Şimşek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan
  
Bir gün yine doludizgin atlarımızla   
Yerden yedi kat arşa kanatlandık o hızla
  
Cennette bu gün gülleri açmış görürüz de   
Hâlâ o kızıl hâtıra gitmez gözümüzde
  
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik
Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik  

HAZAN BAHÇELERİ
Kalbim yine üzgün, seni andım da derinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden
Yorgun ve kırılmış gibi en ince yerinden
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş
Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş
Son demde bu mevsim gibi benzim de kül olmuş
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden

Dönülmez Akşam
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.

Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,

Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.

BİR TEPEDEN
Rüya gibi bir akşamı seyretmeye geldin
Çok benzediğin memleketin her tepesinde.
Baktım: Konuşurken daha bir kerre güzeldin,
İstanbul’u duydum daha bir kerre sesinde.


Irkın seni iklimine benzer yaratırken,
Kaç fethe koşan tuğlar ufuklarla yarışmış,
Târihini aksettirebilesin diye çehren,

Kaç fâtihin altın kanı mermerle karışmış.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk