sponsorlu reklam Admatic -sponsor

Halk Şiirinin Genel Özellikleri

Halk Şiirinin Genel Özellikleri

Halk Şiirinin Genel Özellikleri, halk şiiri, HALK EDEBİYATI, 10 sınıf edebiyat cevapları, HALK SİİRİ GENEL OZELLİKLERİ, HALK ŞİİRİ ÖZELLİK MADDELERİ, 

  • Gerek yapı gerekse tema bakımından İslamiyet’in kabulünden önceki Türk şiiri geleneğiyle benzerlikler gösterir.
  • Bu şiir geleneğinde eser verenlerin birçoğu, düzenli bir eğitimden geçmemiştir. Bu kişiler, halkın içinden gelip onların ortak duyarlıklarını yansıtmayı amaçlamışlardır.
  • Halk şiiri yüce, yüksek ve ideal olandan çok hayatın gerçeklerine yönelik bir şiirdir. Dolayısıyla bu şiirlerde soyut öğelerden çok somut öğelerin, hayali güzellerden çok gerçek güzellerin, olağanüstü olgu ve olaylardan çok günlük hayatın gerçeklerinin ağır basması söz konusudur.
  • Özellikle anonim halk şiiriyle aşık tarzı halk şiiri, genel olarak okuma yazma bilmeyen, ekonomik durumu çok iyi olmayan, hayatın zorluklarıyla mücadele etmek zorunda kalan, edebiyat estetiğinden çok; ince bir sezgi, duyuş, algılama yeteneğine sahip sıradan Anadolu insanının zihniyet dünyası çevresinde gelişmiştir.
  • Halk şiiri, sözlü gelenek içinde, çoğunlukla da irticalen ( birdenbire ve içine doğduğu gibi söylemek), oluşturulmuş, sonraki kuşaklara da çoğunlukla sözlü gelenek yoluyla aktarılmıştır.
  • Şairlerin, şiirlerini zamanında yazıya geçirmemeleri bu şiirlerin birçoğunun zamanla unutulmasına neden olmuştur. Bir şiirin Anadolu’nun farklı yörelerinde farklı varyantlarıyla karşımıza çıkması, bu şiirlerin zamanında yazıya geçirilmemesinden kaynaklanmaktadır.
  • Divan şairleri, şiirlerini çoğunlukla kendi iradeleriyle oluşturdukları “divan”larda toplamışlar, yani şiirlerinden bir seçme yaparak beğendiklerini yazıya geçirmişlerdir. Halk şiiri, yazılan bir şiir olmaktan çok söylenen bir şiir olduğu için bu şairlerin hayattayken kendilerine ait şiirleri bir arada toplamaları mümkün olmamıştır. Bu şiirler “mecmua” ya da cönk diye adlandırılan defterlerde toplanmıştır. “mecmua” ve “cönk”ler sadece bir şairin şiirlerin toplandığı eserler değildir. Bunlar, mecmua ve cönkleri oluşturan kişilerin kendi zevk ve ilgilerine göre farklı kişilerden seçtikleri şiirlerin bir arada bulunduğu birer şiir antolojisi gibidir. Cönkler, aşağıdan yukarıya, mecmualar ise sağdan sola açılır. Cönkler, halkımızın gerçek folklorunu göstermesi bakımından mecmualardan daha önemlidir. Çünkü mecmualar, düzenli bir eğitimden geçmiş, bu arada Arap ve İran şiirlerini öğrenmiş , dolayısıyla halk edebiyatı şiir geleneğinden az çok uzaklaşmış halk şairlerinin şiirlerinin toplandığı antolojilerdir.
  • Halk şiirinde kimi zaman Arapça ve Farsça sözcükler yoğun şekilde kullanılmışsa da bu şiir geleneği genel olarak halkın günlük konuşma diliyle oluşturulmuştur.
  • Özellikle anonim halk şiiriyle aşık tarzı halk şiirinde Türkiye Türkçesinin ortak sözcüklerinin yanında yöresel söyleyişlere, kullanım alanı bir yöre ile sınırlı sözcük ve deyimlere rastlamak olağandır.
  • Divan edebiyatındaki kadar olmasa da söz sanatlarına ve kalıplaşmış söyleyişlere yer verilmiştir.
  • Halk edebiyatında anlatım içten, canlı ve yalındır.
  • Mani, koşma, türkü, semai gibi nazım biçimleri kullanılmış; şiirler temaları bakımından güzelleme, koçaklama, taşlama, nefes gibi adlar almıştır.
  • Halk şiirinde aşk, ayrılık, sevgiliye özlem, doğa güzelliği, toplumsal olaylar, ölüm, yiğitlik, din ve tasavvuf gibi temalar işlenmiştir.
  • Şiirlerde birim değeri genellikle dörtlüktür.
  • Şiirler, hece ölçüsüyle söylenmiş, en çok 7, 8, , 11’li  kalıplar kullanılmıştır. Divan şiirinden etkilenmeler sonucu bazı halk şairleri aruz ölçüsünü de kullanmıştır.
  • Genellikle yarım ve cinaslı uyak kullanılmıştır. Halk şiirinde özellikle uyak ve ölçü bakımından divan şiirinde görülen biçim mükemmelliğinin bulunmadığını söylemek yanlış olmaz. Örneğin 8’li hece ölçüsüyle söylenmiş bir halk şiirinde kimi dizelerin 7 ya da 9 heceli olması, iki dizesinde tam uyağın kullanıldığı bir dörtlüğün üçüncü dizesinde ancak yarım uyak oluşturabilecek bir sesin kullanılması, halk şiirinde karşılaşılmayacak bir durum değildir. Bunun böyle olmasına şaşırmamak gerekir. Çünkü halk şiiri söyleyenlerin birçoğu, bırakın ölçü ve uyak konusunda bilgi sahibi olmayı, okuryazar bile değildir. Halk şairleri için öncelik, bir şeyi anlatmaktır; divan edebiyatında ise bir şeyi anlatmaktan çok, onu güzel anlatmak önemlidir.
  • Şiirler genellikle belli bir ezgiyle söylenmiştir.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk