sponsorlu reklam Admatic -sponsor

1923-1950 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri

1923-1950 YILLARINDA CUMHURİYET TİYATROSU
1923-1950 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri, 1923-1950 YILLARINDA CUMHURİYET TİYATROSU, 1923-1950 YILLARINDA CUMHURİYET DÖNEMİ TİYATROSU,1923-1950 Yılları Arası Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri,

1923-1950 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri

Modern tiyatro, Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde Batı’dan gelmiştir. Modern anlamda ilk tiyatromuz Şinasi tarafından yazılan Şair Evlenmesi eseridir.
(ŞAİR EVLENMESİ HAKKINDA BİLGİ TIKLA)

⇛Önceleri Türk tiyatrosu geleneksel anlamda (Karagöz,
orta oyunu, meddah, seyirlik köy oyunları, kukla vb.) yüzyıllarca varlığını sürdürmüştür. 

⇛1923’te Cumhuriyet’in ile başlayan bir dönemdir.

⇛Bu dönemde tiyatro, uygarlığın sembolü olmuş; sosyal-siyasi-ekonomik-fikrî hareketlere bağlı bir gelişim göstermiştir. 

⇛7 Ekim 1914’te ilk resmî Türk tiyatrosu Darülbedayi kurulmuştur. 

⇛Bu kurum sayesinde tiyato gelişmiş,oyunlar sergilenmiş, oyuncular yetiştirilmiş, oyunlar yazılmış, toplumda bir tiyatro bilinci oluşturulmuştur. 

⇛Bu dönemde tiyatro,Cumhuriyet değerlerinin halka aktarılmasında bir araç olarak kullanılmıştır.derskonum

⇛Darülbedayi, 1931’de İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları adını almıştır. 

⇛1927’de, Darülbedayi’nin başına Muhsin Ertuğrul getirilmiştir. Muhsin Ertuğrul, modern Türk tiyatrosunun oluşmasında önemli katkılar sağlamıştır.

 Darülbedayi sayesinde Batı’dan çağdaş tiyatro eserleri çevirilmiş.

 Darülbedayi sayesinde modern Türk tiyatrosunun temellerini atmıştır.

⇛Bu dönemde tiyatro türünün Batı edebiyatındaki tiyatro geleneği ile ilişkisi güçlüdür


⇛Avrupa tiyatrosunun yakından takibi, aydınlarımız ve yöneticilerimiz tarafından Batılı tiyatronun
benimsenmesi, tiyatro binalarının ve topluluklarının kurulması, oyuncuların yetişmesi, yerli oyunların yazılması, gazete ve dergilerde yazı ve eleştirilere yer verilip tartışmalar yapılması, tiyatronun gelişimine katkı sağlamıştır.

⇛Cumhuriyet Dönemi’nin ilk yıllarındaki oyun yazarları, daha çok tarihimize ve efsanelerimize yönelerek ulusçuluğu aşılayan düşüncelerin üzerinde durmuşlar; toplumsal sorunları, değer yargılarının değişmesini ve ruhsal çelişkileri vermeye çalışmışlardır. 

⇛Ankara’da Devlet Konservatuvarı açılmış, bu oluşum tiyatronun gelişmesini olumlu yönde etkilemiştir. 1940’lı yıllarda ilk mezunlarını vermiştir.

⇛Şehir tiyatrolarımız gelişmiş, özel tiyatrolar yurt çapında turnelere çıkmış ve çocuk tiyatroları kurulmuştur.

⇛Bu dönemde Batı tiyatrosunun temel unsurları modern Türk tiyatrosuna uygulanmıştır.

⇛Ülkenin yapısından hareket edilerek komedi ve dram türlerinde eserler verilmiştir. 

 Türk yazarları,  Osmanlı toplumundan modern topluma geçilirken yaşanan sancıları, geçmişteki sorunları, toplumdaki yozlaşmayı, ahlak çöküntüsünü eleştirel bir gözle gündeme getirmişlerdir. 

⇛İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci, Musahipzade Celal gibi Millî Edebiyat Dönemi’nde eser veren sanatçılar, Cumhuriyet’in ilk yıllarında da eser vermeye devam etmişlerdir.

⇛Bu dönemde Vedat Nedim Tör, Nâzım Hikmet, Necip Fazıl Kısakürek de eserlerinde aşırı duygulu, bunalımlı kişileri işlemişlerdir. 

⇛Yaşar Nabi'nin Mete; Behçet Kemal'in Çoban ve Atilla; Necip Fazıl'ın Sabır Taşı adlı oyunları Türk'lerin erdemleri ve uygarlığını yansıtmak amacını taşırlar. 



1933 yılına kadar yazarlarımız Türk ulusunu ve Türk yurdunu sevdirmeyi amaçlayan oyunların yanında Türk gücünü, güzel ahlakını öven ve kaynağını Türk efsaneleri ile masallarından alan oyunlar yazmışlardır. 

Oyunlarda ele alınan konulara göre bir genelleme yaparsak Cumhuriyetin ilk yirmi yılında, kişi ve toplumsal sorunları birlikte ele alınmıştır diyebiliriz.

1940'lı yıllarda Türk tiyatrosunda geleneksel Türk Tiyatrosu'nun izleri görülür.

ÖNEMLİ YAZAR ve ESERLER
Musahipzade Celal’in Fermanlı Deli Hazretleri, 
İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci’nin Hisse-i Şayia, 
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu’nun İnanmak, 
Reşat Nuri Güntekin’in Taş Parçası, 
Nahid Sırrı Örik’in Sönmeyen Ateş, 
Faruk Nafiz Çamlıbel’in Akın, 
Münir Hayri Egeli’nin Bayönder, 
Yaşar Nabi Nayır’ın İnkılâp Çocukları, Mete
Faruk Nafiz Çamlıbel’in Akın, Özyurt, Kahraman; 
Necip Fazıl Kısakürek’in Sabır Taşı, Tohum; 
Behçet Kemal Çağlar’ın Çoban ve Atilla adlı eserleri bu dönemde verilen eserlerden bazılarıdır.



Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk